Ayşenur Bağlı Tiamat'ın Kolyesi
10:59:00 PM
Kitabın son sayfasını kapattığımda, herhangi bir yolculuğa çıkan kişinin hayatının artık eskisi gibi olamayacağını bir kez daha anladım. Bu yolculuk ister kişinin kendi içinde yaşayacağı; isterse de Temmuz gibi zamanda yapılan bir yolculuk olsun.
"İnsan mecburi bir yolculuk sürdürüyorsa bu onun yoldan öğrenmesi gereken şeyleri olduğu anlamına gelmez mi?"
Temmuz, yıllardır gördüğü rüyanın ne anlama geldiğini bulmanın tek yolunun rüyasının geçtiği yer olan Babil'e gitmek olduğuna karar verir. Yola çıktığı günü bilerek seçmişti, çünkü her yıl aynı gün bu gizemli ve korkunç rüyayı görüyordu. Fakat bu yıl farklı rüyalar görmeye başlamış ve bu rüyalarının onda bıraktığı etki daha da fazlalaşınca rüyalarındaki sırrı ortaya çıkarması gerektiğini anlar.
Babil'in sokaklarında gezerken girdiği pazar yerindeki bir satıcının taktığı kolye dikkatini çekti. Satıcı kadın onu uyarmasına rağmen kolyenin kendisine has şekline teslim olup taktığında artık her şey için çok geçti. Babil'deki kalıntılarda gezerken bir anda kendisini zamanda yolculuk yaparken bulur. Üstelik evine dönmesi için bazı görevleri tamamlamalıdır ancak bu görevleri tamamlasa bile eve dönüp dönmeyeceği meçhuldür.
"Gelecek adeta karmaşık yollar ve sapaklar bütünüdür. Gelecekte çıkmaz sokak yoktur. Nefes alıp verdiğin sürece yeni hikayeler yaratmaya devam edersin. Yol kenarında duran bir çiçeği durup kokladığında bile hayatının akışında yeni bir patika açarsın."
Öncelikle yazarı tebrik etmek istiyorum. Yazar, Temmuz'un yaptığı zaman yolculuğunu o kadar ince ayrıntıları ile düşünüp kaleme almış ki bu sayede kendimi Temmuz'un yanında hissettim. Aynı zamanda Sümer Mitolojisi'ni, tarihi ve Uzay Bilimi'ni de Temmuz'un zaman yolculuğuna harmanlayarak fantastik bir konuyu daha da genişletmiş.
Kitabın akıcı olması sayesinde sayfalar akıp gitti ve eser bittikten sonra Temmuz'un zamanda yolculuk yaptığı yerleri araştırırken buldum kendimi. Her bir yeri, Temmuz'un tamamlaması gereken görevi ve bu görevi nasıl tamamlayacağını sağlam bir hayal gücü ve gerçek olaylarla birleştirmiş. Özellikle son bölümü çok beğendim. Zaman kavramını ön planda tutup Sümer Mitolojisi'ne farklı bir bakış açısı ile kaleme alır. İşte burada yazarın ince zekası öne çıkarak okuyucunun kitabın etkisi altında kalmasını hedeflemiş.
Çok severek okuduğum bu eseri eğer mitolojiye ve fantastik türüne merakınız varsa mutlaka okumanızı öneririm.
0 comments