Hotaru No Haka -Grave Of The Fireflies (Ateşböceklerinin Mezarı)

20:56:00

Animasyon filmi bittiğinde gözlerimdeki yaşların kendini bıraktığını ve hayatı sorguladığımı hatırlıyorum. Sevginin gücünü hissettiren, savaşın bir aileyi nasıl darma duman ettiğinin en büyük kanıtlarından biri. Bazen onca kelime boşuna kullanılır bazen onca haykırış boşunadır. İşte bu animasyon sizlere bu boşuna çırpınan haykırışları tekrardan hatırlatıp sizin yüreğinize dokunacak.


 "Isao Takahata'nın yazıp yönettiği 1988 yapımı animasyon filmdir. Animasyonun yapımı için Studio Ghibli ile anlaşan Shinchosha'nın ilk film projesidir. Film Akiyuki Nosaka'nın, II. Dünya Savaşı'nda açlıktan ölen kızkardeşinden özür dilemek amacıyla yazdığı Hotaru no Haka (animasyon Japonya'da aynı isimle yayınlandı) isimli kısmi otobiyografik romanından uyarlandı.
Drama en sarsıcı animasyonlardan biri olarak kabul edilir. Roger Ebert filmi şimdiye dek yapılmış en güçlü savaş karşıtı filmlerden biri olarak nitelendirir. Animasyon tarihçisi Ernest Rister filmi Steven Spielberg'in Schindler'in Listesi yapıtı ile karşılaştırarak, gördüğü en içten animasyon film olduğunu belirtmiştir."



Filmin başlangıç cümlesi şu şekildedir:
"21 Eylül 1945. Öldüğüm geceydi." Bu cümle bile animasyonun sonunu size anlatıyor ancak kendinizi öyle kaptırarak izliyorsunuz ki sonunu bilseniz bile o sonu yeniden yaşıyorsunuz.

 Sizleri İkinci Dünya Savaş'ının sonlarına doğru yaşanan hüzünlü ve içleri parçalayan bir hikayeye götürüyorum. Ateşböceklerinin karanlıktaki parlaması gibi parlamaya çalışan iki kardeşin yaşadıklarına şahit olacaksınız.

Japonya'nın Kobe şehrinde 14 yaşındaki Seita, dört yaşındaki kız kardeşi Setsuko ve anneleri ile zor şartlarda yaşamlarını sürdürürken bir yandan da babalarının askerlik görevinin bitmesini beklemektedirler. Hayat akıp giderken şehre bomba düşer ve anneleri hayatını kaybeder.

Artık iki kardeş teyzelerinin yanına gitmek zorundadırlar. Tabi teyzenin yanında kalırken yaptıklarına dayanamazlar ve orayı terk ederler. (O teyzenin kulakları kesin çınladı durdu ben izlerken tam saçı başı yolunmalık biri.) Artık sadece ikisi vardır ve savaşın içinde yaşamak zorundadırlar.


Onların hayat mücadelesi sizleri etkileyecek. Tıpkı beni etkilediği gibi. Açlık, zor şartlar, temizlenememe, Seita'nın kardeşini mutlu etmek için yaptıkları gözlerinizin önünde her zaman olacak.

Yorumu yazmadan önce araştırma yaptığımda edindiğim bilgileri de sizlerle paylaşacağım:

"Hikâye, 1945'te Japonya'daki savaş esnasında kızkardeşini yetersiz beslenme sebebiyle kaybeden Nosuka'nın yazdığı aynı adlı yarı otobiyografik romanı temel alır. Kızkardeşinin ölümünden kendisini sorumlu tutan yazar bu romanı olayı telafi etmek ve trajediyi kabullenmesine yardım etmesi için yazdı. Bombardıman esnasında Nosuka'nın kızkardeşi on altı aylıktır ve kardeşinin bakımı altındayken malnütrisyon (yetersiz beslenme) sonucu ölmüştür. Eleştirmen Igarashi Yoshikuni'ye göre Nosuka kendisini temsil eden Seita'yı öldürerek, kızkardeşinin ölümündeki suçluluğunu bastırmaya çalışmaktadır.
Takahata İsao sadece romanın büyük başarı elde etmesi sebebiyle (ya da Miyazaki'nin sevki ile) değil kendisinin de başından buna benzer bir olay geçtiği için projeyi almıştı. Yönetmenin kardeşlerinden biri bir bombardımanda iki gün boyunca ailesinden ayrı kalmıştı. İsao bu olayı hayatının en kötü tecrübesi olarak tanımlar.
Savaşın insan toplumu ve toplumun içinde yer alan bireyler üzerindeki negatif sonuçlarını duygusal bir şekilde betimlemesi sebebiyle bazı eleştirmenler Ateşböceklerinin Mezarı'nı savaş karşıtı film kategorisinde değerlendirir. Film, karşıt görüşler arasında kahramanca bir uğraşı abartılı bir şekilde anlatmak yerine tamamen savaşın sebep olduğu kişisel trajedilere odaklanır."

Son olarak filmin ismi neden Ateşböceklerinin Mezarı?
"Japoncada isimler çoğul durumda değişikliğe uğramazlar yani hotaru tek veya birden fazla ateş böceğini ifade ediyor olabilir. Filmde Seita ve Setsuko ateş böceklerini yakalayıp, yaşadıkları bomba sığınağını aydınlatmak için kullanırlar. Ertesi gün Setsuko ölmüş böcekler için bir mezar kazar ve "Neden ateş böcekleri bu kadar çabuk ölüyor" diye sorar. Yani isim, olayın sembolik ve tematik önemini artırmak için kullanılmış olabilir.
Alternatif olarak Setsuko, isimdeki "ateş böceği" olabilir. Setsuko erken ölüyor ve ailenin uygun bir cenazesi olan tek üyesi. Eğer öyle ise filmin adı Bir Ateş Böceğinin Mezarışeklinde yorumlanabilir.
Filmin Japonca adında hotaru (ateş böceği) sözcüğü genellikle kullanılan tek kanji 蛍 ile değil de iki kanji ile 火 (hi, ateş) ve 垂 (tareru, su damlasının yapraktan neredeyse düşecek durumda olması gibi asılmak, sarkmak anlamında) yazılmıştır. Bu ateş böceği görüntülerinin ateş damlalarını andırması gibi yorumlanabilir."
Mutlaka izlemeniz gereken sizi derinden etkileyecek bir animasyon.

IMDb puanı: 8.5/10
Benim puanım: 10/10
Keyifle Seyirler :)

You Might Also Like

4 yorum