Fulden Ufacık

 Bu kitabı okumadan önce serinin ilk kitabı olan, Birinci Kıyamet'i okumanız gerekiyor. Diğer türlü yaşanılan olayları anlamanız zorlaşır. Sabri Mahir'in hayatından esinlenilerek yazılmış bu seriyi bitirdiğimde aklımda kalan onca anı, yaşamın ve zamanın izleri...Kendi yarattığı ya da yaratılan içindeki canavar ile onu Britanya'da bırakmıştık ilk kitapta. Aklında geçmişi, hedefi belli olan -verdiği sözü gerçekleştirmek için uğraşacak- bir adam. Peki hayatın planı neydi? İşte Sabri Mahir bunu hesaba katmadan...

Günümüzde bile onun siyasi taktiklerinin kulanıldığı Hitler'in propaganda bakanı Joseph Goebbels... Bu kitabı okumak istememin nedeni anti-septisizme neden ve nasıl inandığını -üstelik geçmişte Yahudilerle ilişkisi olmuş- bu adamın hayatını, Hitler'e neden bağlı olduğunu merak ettim. Felsefe doktorası yapan birinin bu tarz bir düşünceye sahip olmasını aklım almadı.Bu kitapta onun hayatından kesitler okuyoruz. Kitabın kısa ve çevirinin kötü olması okurken beni yordu. Bazı cümleleri anlamak için en az...

 Evlilik dışı ilişki sonucu doğan Violette Le Duc... Hayatı boyunca sancılar çeken -bu sancılar ruhsal bir şekilde onun benliğine bağlanmış- kendini piç olarak gören biri. Hatta 1964 yılında La Batarde (Piç) eserini yazacaktır. Onun yaşamını, dönüm noktalarını, Simone De Beauvoir ile dostluklarını, hayatı nasıl gördüğünü izleyeceğiniz çarpıcı bir film. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Fransız Edebiyatı'nın içine doğru bir yolculuk sizi bekliyor. Violette kendini anlatmaya çalışacak sizlere....

Özgürlüğüne düşkün olan bir kadın Feniçka. Ancak yapmak istediği veya yaptığı bazı şeyleri sadece kadın olmak için saklamak zorunda kalmak onu yoran en önemli durum. Kadın olmak...Kadın nasıl olmalıdır?  Bence bu sorunun cevabını vermek veya düşünmek de anlamsız. Her insan farklıdır ve nasıl olmak istiyorsa özgürce, saklanmak zorunda kalmadan yaşamalıdır. Toplumun istediği şekilde bireyler olmak zorunda mıyız? Ya da bir kadın ona ne deniliyorsa onu...

Hayat devam ederken yaşanılan olaylar seni üzebiliyor. Bu üzüntünün iki taraf için de geçerli olmasını istersin ancak üzüntüyü sadece senin yaşadığını fark ettiğinde hayatını şekilendirmenin zamanı gelmedi mi?"Daha az yadırga, daha az yargıla ve daha az eleştir. Bırak, ben biliyorumcular gibi olmayı kendi doğrularına sarıl ve başkalarının doğrularını kurcalama. Herkes ne ile mutlu ise öyle yaşasın. sen kendi hayatın odaklan. Daha fazla onayla ve...

 Miss Potter filmini izledikten sonra yazarın kitaplarını merak edip indirmiştim. Çocuklar için yazıldığı için dili anlaşılır. İngilizcede başlangıç seviyesinde olan kişiler rahatlıkla okuyabilir. Sadece fiillerin geçmiş zaman yani ikinci hallerini bilmeniz gerekiyor. Severek okudum kitabı. İçindeki resimleri yazarın çizdiğini bildiğim için -filmde bahsediyor.- o resimlere bakmak ayrı bir zevkti. 1900'lu yıllarda kitabının basılması için uğraşan bir kadın yazarın şahane eseri.Evvel zaman içinde dört küçük tavşan varmış. Bunların ismi;...

Bir saatin insanların hayatını nasıl değiştirdiğine şahit olmak ister misiniz?Öncelikle yazarın hayal gücünün kuvvetli olduğunu söylemem gerekiyor. Betimlemelerin olduğu, yaşanılan olayların gerçek dışılığını okurken kendinizi bir anda o dünyanın içinde buluyorsunuz. Gerilim-korku türünde fazla kitap okumasam da bu kitap beni etkiledi. Hannah'ın babası Larry çalışmak için Alaska'ya gider. Geri döndüğünde eve bir saat ile gelir. işte o saat Hannah'ın ve ailesinin hayatını sonsuza kadar değiştirecektir.Lanetin, et...

Öykü türündeki kitapların içindeki öyküleri okurken, o öykülerdeki yaşanmışlık hissi beni etkisi altına aldığında okuma zevkim giderek büyüyüp artıyor. İnce gibi gözüken, içinde on bir öykü -belki de içimizdeki hayatı anlatan yazılar- bulunan Bir Küçük Delilik...Delilik nedir? Birçok kişiye göre farklı mı olmak? Aslında deli olanın aynı davranışları yapan kişilerin mi olması? Belki cevabı bilinmeyen ancak ince çizginin üzerinde yürünerek hayatı yaşayan bizler için çokça düşündüğümüz,...

 Son Ada'da yaşanılanlara bir çocuğun gözünden okumak ister misiniz? Cevabınız, evet ise sizi yazının devamına alayım.Son Ada'nın Çocukları, çocuklar için yazıldığından -tabi bana göre herkesin okuması gerekiyor- dili Son Ada'ya göre daha sade. Bana göre on yaş ve üzerinde olan çocukların okuması gerekiyor. Çocuklar Son Ada'da yaşanılanları okuduğu zaman cahil halkın nasıl olduğunu, diktatörlük ve demokrasinin gerçek anlamlarını anlayacaklardır. Etrafında gördüğü veya duyduğu olaylara...

Zor günler yaşadığımız ekim ayı geçip gitti. 30 ekimden beri kafamı toplamam biraz zor oldu. Umarım böyle bir olay bir daha yaşanmaz. Editör Yardımcılığı, Görme Engellilere matematik dersi (13 kasımda bitecek çünkü 15 kasımda sınava girecekler.) derken bu ay Fransızca dersleri almaya başladım. Bakalım nasıl olacak? Şimdilik çok güzel ilerliyor.Ekim ayında 12 kitap okudum. Ancak listemde bulunan kitaplardan sadece ikisini okumuşum. Öncelik verdiğim (ayırdığım) kitaplara dokunmamışım...

 Yaşanılan İzmir Depremi'nden sonra hayatın önemini bir kere daha anladık. Yaşadıklarımız, sevinçlerimiz, üzüntülerimiz, sinirlerimiz, sıkıntılarımız, kırgınlıklarımız uçup bizi karşıladı sanki. Empati kurmayı öğrenmemiz gerektiğini gösterdi bize. İşte bu kitapta da yaşadığınız günü sanki hayatınızın son günüymüş gibi yaşamanız gerektiğini, görünen olayların aslında göründüğü gibi olmadığını,  tek bir maddenin hiçbir işe yaramadığını düşünürken o madde başka bir madde ile birleştiğinde belki de işimize yarayacağından habersiz olduğumuzu,...