Sevgi nedir? Çok kolay bir soru gibi gözükse de içinde barındırdığı duygu yükünü hissettiğinizde yüreğinizde oluşan tomurcuklar sesleniyor. O tomurcukları fark ettikten sonra onları yüreğinize ektiğinizde onlar yüreğinizde büyüyor ve yüreğiniz çiçek bahçesine dönüşmeye başlıyor. O çiçekleri korumak ve bakmak sizin elinizde. Onlara bakarsanız çiçekler solmaz ama bakmayı keserseniz çiçekler kurumaya başlar.

Sevgi içinizde oluşmaya başladığında artık hayata farklı yönden bakacaksınız. Tıpkı Yılan Lanmo'nun hayatına sevginin girmesi ile onun hayata bakışının değişmesi gibi. Bu kitapta sevginin Yılan Lanmo'nun hayatını nasıl etkilediğine şahit olacaksınız. Bu kitap ile sevginin gücünü yeniden fark edip onunla hayatı ve insanları anlamaya çalışacaksınız.

Uçurtmaların uçtuğu, gül bahçelerinin olduğu bir şehirde küçük bir kız ile karşılaştığında hayatının yönünü değişeceğinden habersizdir. Küçük kız Mary, Lanmo'ya kimsenin ona öğretmediği bir duyguyu öğretti. Sevgi...

Ölümün içinde yaşayan küçük yılan Lanmo belki de kimsenin ona öğretemeyeceği bu duyguyla artık birisini sevmenin ne demek olduğunu, o küçük yakut gözleriyle Mary'e bakarken yüreğinin sesinin olduğunu fark etti.

Yılanın altın rengi derisinin içinde yatan hazineye Mary'in ona sunduğu sevgi ulaştı. Bu sevgi ile harmanlanan dostluğun hikayesini okurken sevginin gücüne yeniden şahit olacaksınız.

Yazar bizlere dostluğun, sevginin ve yaşamın anahtarını sunmuş bu kitabında. Bana göre her yaştan insan okuyabilir bu kitabı. Benim duygularım ise bana sunulan o diyardan özellikle de Mary ve Lanmo'nun dostluğundan ayrılmak istemedim. Onların dostluğunu kalbimde yaşatacağım. Çünkü sevgi benim içimde ve onu yaşatmak benim elimde.

Eğer çocuklara yazılmış hikayelerden ve okuduğunuz kitaplarda sizde etki bırakmasından hoşlanıyorsanız bu kitaba bir şans verebilirsiniz.

"..Ancak yılan, insanları kendi iradeleri dışında değiştiremeyeceğini biliyordu. İnsanlar değişmeyi ancak kendileri seçmeliydi. Bu yüzden de onları kendi kurdukları düzenin içinde kaybolmuş halde ellemeden bırakmalıydı."

"Bir şeyi sevmenin illa ona sahip olmak anlamına gelmediğini düşünüyordu."

"İnsan olmak böyle bir şey olsa gerek, hiçbir zaman hiç kimsenin içini tam anlamıyla bilemiyor ya da anlayamıyorsun."

"İnsanların koşullar ne olursa olsun pes etmemelerini, neşeli ve cesur olma isteklerini olağanüstü buluyordu Lanmo."

"Bir şeyi seversen o senin bir parçan olur, tıpkı ayaklarınızın bir parçanız olması gibi yani."

"Çocuklar yetişkinleri anlamakta çok iyidir ama yetişkinler çocukları anlamaktan acizdir. Bu da çok garip bir durum aslında çünkü bir zamanlar onlar da çocuktu. Nasıl bir şey olduğunu hatırlamaları gerekir. "

 "Bahçeyi boydan boya yürümem ne kadar uzun sürerse, bahçe o kadar büyük ve harikulade oluyor ki! Hani dondurmayı küçücük bir kaşıkla çok yavaş yersen daha şahane olur ya aynı öyle”