Özgür Aras Büyüktanır Kasaba

20:22:00

Adı gibi sıcak bir kasaba hikayesi karşılıyor bizleri. Sıcak ancak hayatın bazı acı gerçeklerini de insanın yüzüne vuran bir eser.

Hikaye Ege'nin bir sahil kenarında geçiyor. Bu kasabada balıkçılık yapan Salih karşılıyor ilk sayfalarda okuyucuyu. Pek kimseyle konuşmayan ana karakterimizin geçmişinde bir şeyler yaşadığını ve anılarının onun üzerindeki etkisini hemen fark ediyoruz. 

Aslında bu kasaba Salih'in şehit düşen asker arkadaşı Ali'nin memleketi. Doğu'da asker görevlerini yaparken tanışan bu ikili, arkadaşlıktan sırdaşlığa doğru sürecek güzel bir dostluk kurarlar. Tabi askeriyeye yapılan saldırı ile Ali şehit olur. Ali'nin babası Ejder Reis ve annesi Hatice Ana oğullarının şehit olmadan önce yazdığı mektubu bulduklarında onun son istediğini yerine getirmek için her şeyi yaparlar. Bu istek ise ailesinin Sahil'e sahip çıkmasıdır. Böylelikle Salih'in kasabaya geliş hikayesi yaşanacakların ilk sirenini bizlere gösterir.

Bir diğer karakterimiz ise Ayda. Bu kasabaya öğretmen olarak atanan Ayda'nın Salih ile karşılaşmasından sonra yaşananları okurken birçok duygu bizlerle yolculuk yapıyor. Yazarın karakterine Ayda ismini vermesi nedeni ise Ahbap Derneği'nde birlikte çalıştığı ve 2023 yılının şubat ayındaki Kahramanmaraş Depremi'nde hayatını kaybeden Ayda'yı anmak istemesidir. İnce düşüncesini eserindeki ana karakterlerine de yansıtmış. 

"Güzel kızım hepimizin içinde fırtınalar koparacak acılar dolu. Ama ne olursa olsun hayat devam ediyor. Bak Salih'e, bizim öz evladımız gibidir. İçindeki, ruhundaki yaraları bir türlü saramamış ama gelip benle Haticeme can yoldaşı oldu, umut ve yaşama sevinci oldu. Her birimizin bu dünyaya geliş amacının olduğuna inananlardanım. Senin de savaşın, zulmün ortasından kopup buralara getiren emin ol ki bir gaye vardır."

Ayda, Bosna Savaşı sırasında 7-8 yaşlarında oyun oynaması beklenen bir çocukken savaşın acı yüzüyle tanışıyor. Ailesinin verdiği karar ile Türkiye'deki akrabasının yanına kaçak yollarla ulaşıyor. Fakat yıllarca anne, babası ve kardeşlerinden haber alamıyor. 

Salih'in ve Ayda'nın buruk geçmişlerini ve kendi yaralarını okurken birçok duyguyu aynı anda hissettim. Bu durumu yazarın anlaşılır dili sağladı. Kısa ama insanı derinden etkileyen bir eser bana göre Kasaba. Özellikle Ayda ve Salih'in geçmişleriyle yüzleşmelerini okurken sanki ben de onlarla birlikteydim. Yazarın bu bölümleri duyguların gücünü hissederek yazdığını düşündüm.

"Aslında hiçbirimiz göründüğümüz gibi değiliz. Hayat bizleri bir ağaç gibi yonta yonta düzene sokuyor."

Eğer bu türde eserler okumaktan hoşlanıyorsanız kitabı incelemenizi tavsiye ederim.



You Might Also Like

0 yorum