Bala Atabek En Sevdiğim Şarkılar

22:24:00

Şarkıların, anılar ile karışarak hikayelere dönüştüğü bir kitaptan bahsedeceğim sizlere. Müziğin  tınısı okuyacağınız on üç hikayede de kendini hatırlatarak keyifli ve güzel bir zaman sunuyor. Bazı hikayelerin sonunda düşüneceğiniz, bazılarının sonunu kendinizin yazacağı, bazılarını okurken muzipçe güleceğiniz hayatın içinden seslenen on üç hikaye...

Hikayelerin her birinde bir karakterin ruhsal durumunu yaşadığı olaylar üzerindeki etkisini diyaloglar veya üçüncü tekil şahıs (ilahi bakış açısıyla) okuyoruz. Etrafımıza baktığımızda o karakterler ile karşılaştığınızı -belki otobüste, belki bir sokakta, belki de başka bir yerde- hisseceksiniz. Ben okurken karakterleri yanı başımdaydı. Bana şöyle sesleniyorlardı: "Bak, benim buyum. Sen olsan böyle yapmazdın belki ancak bizi biz yapan da bu, değil mi?"

Karakterlerin düşüncelerini anladığım, onlarla bağ kurarak okuduğum kitaplar beni etkilemiştir. Bu kitapta da karakterlerin ruhsal halini düşünerek çıkarımlar yapmak güzeldi.

Yazarın müzik birikiminin çok fazla olduğunu düşünüyorum. Hatta her hikaye için ayrı müzikler serpiştirmiş. Her müziğin yanına gidecek anlar...

Kitapta hoşuma giden bir kısım da karakterlerin erkek ve kadın olmalarıydı. Sadece erkekler veya sadece kadınlar yoktu. Hayat gibi hepsinden birazcık vardı. Hikayelerde bu zamana ait olmama, yalnızlık, aşk, ayrılık, alışkanlık, sevgi, cesaret veya korkaklık, delilik, kayıp gibi konuları karakterler aracılığı ile anlatır. Özellikle diyalogların sade ama içinde derin anlamlar barındırmasını çok sevdim. Zekice yazılmış diyaloglar. Üzerinde durulması gereken ana konuları normal bir olaymış gibi bazen kısa ve net, bazen kısa ama düşündürücü, bazen de uzun konuşmalarla yazmış. 

Anların parçalar halinde hayatın bütünü olduğunu gösteren bir kitap. Eğer öykü okumaktan hoşlanıyorsanız -özellikle sonunu sizin yarattığınız ve sizi hayatı düşündüren- bu kitaba bakabilirsiniz.

İlk öykü Her Şeyi Bilen Kadın. Hayatta yaşadıkları hakkında fikirleri olan bir kadını tanımadığı bir numaranın onu araması ile onun hayatını nasıl etkilediğini okuyoruz.

"Bir insan için ne kadar mümkündü mutluluğu muhafaza etmek?"

"İnsan kaybettikçe büyüyor, insan acı çektikçe olgunlaşıyor, insan sabrettikçe özünü buluyordu."

İkinci öykü Asansör. Asansörde mahsur kalan -hem de doğum gününde- bir kadının yaşadıklarını, kendi ile iç hesaplaşmasını okuyoruz.

"Her şey kendiliğinden olmalıydı, kendiliğinden olmayan hiçbir şey organik değildi çünkü."

"İki zaman arasında kolları ve bacakları bölünmüştü, kalbi büyük bir nostaljinin içinde asılıydı, ayakları bu zamana basıyordu."

Üçüncü öykü Venüs ve Cupid. Aldatılmanın, şüphenin ve hasetin içinde barındığı bir ilişkinin hikayesini okuyacaksınız.

"Büyülendiği şeyleri evin içine sarmaya bayılırdı, düşkün olduğu şeylerden biriydi bu, biriktirmek, insan biriktirmek, eşya biriktirmek, anı biriktirmek, ne kadar çok şey yaşarsa, yaşlandığında kendi kendine anımsayabileceği bir sürü şey olurdu hazinesinde."

Dördüncü öykü Mucize Hanım.Herkesin hayranlık duyduğu bir kadının yaşadıklarına tanık olacağız.

"Bir şiirin peşinden giden bir kadının beklentilerini bu yüzyılda karşılamak nasıl mümkün olabilirdi?"

"İnsan bazı şarkıları eşi dostu belliyor."

Beşinci öykü Dolce Far Niente. Sevgilisinden ayrıldıktan sonra Napoli'ye seyahat eden Feride'nin yaşadıklarını okuyacağız.

"Her ayrılık ölümdü, bir daha görmediğin, karşılaşmadığın, karşılaştığında aranda hiçbir şey olmayan bir ölüm."

"Bazen bir gidiş, bir kaybediş, büyük bir kazanım olabiliyor kendi hayatınla ilgili."

"Sen nasıl düşünürsen öyle gerçekleşiyor hayat etrafında."

Altıncı öykü Dört Numara. Bir apartmada dört numarada yaşayan kişi ile on iki numarada yaşayan kişi arasında geçen olayları ve diyalogları okuyoruz.

"Eğer bir şarkıya düşmüşse, onu bir, iki, üç veya dört kere dinleyebilirdi, tekrar ve tekrar."

"Geçen morluklar, kapanan ve kabuk tutan yaralar vardır, ten acımasız değildir, yenilenir, örtbas eder fakat bedenin içindeki rüzgarlı tepe affetmez, unutmaz, yerleştirir ve şeklini verir her yaşadığı şeyin."

"Bazen sadece hayal etmek onca acının içinde, bir anlığına kendinle baş başa kalıp tasarlamak, oluşturmak, olmayanı olur kılar."

Yedinci öykü Ben O  İşleri Bıraktım. Kıraathane işleten Sabiha artık işi bırakma kararı alır. Bu kararı açıkladıktan sonra yaşananları okuyoruz.

Sekizinci öykü Kapalı Çarşı. Karısını ve çocuklarını terk eden birinin en küçük kızıyla görüşmelerini anlatır.

Dokuzuncu öykü Hotel Sahana. Otel sahibinin torunu hakkında yapacağı bir haber için Burgazada'ya giden gazetecinin orada yaşadıklarını okuyoruz.

" Rumi okudun mu hiç?"
" Elbette."
" Der ki, 'Sevenler en sonunda bir yerde buluşmazlar. Onlar en başından beri birbirlerinin içindedir'. "
" Dilemeye devam o zaman. "
" Bataklıkları sevmeli belki de. "
" Bataklıkları seven birini görmedim ben. "
" Ama bataklıklar aslında sevilmeli. "
" Neden? "
" Ögretiler. "
" Neyi? "

" Çıkabilmeyi, kurtulabilmeyi, batmamayı..."
 "Sen öğrenebildin mi?"
"Ben öğrenemedim."
"Ne işe yarar ki o zaman?"
"İşe yarayacağı bir zaman gelecektir."

"İnsanların arkalarına saklandıkları 'normal' denilen kelimenin beni tamamlamadığını hissediyorum."

Onuncu öykü Dans Dans Velhasıl. Anne ve kızın arasında geçen, geçmişinde izlerinin yer aldığı bir öykü karşılıyor sizi.

On birinci öykü A Yüzü B Yüzü Eminönü. Dolma kalemler sattığı Eminönü'ndeki dükkanında yaşadıklarını okuyoruz Emel'in.

"Kişilere anlam yükledikçe onları var ederiz. Kalpleri, yüzleri, sesleri, kokuları."

"Sönecek bir mum gibi hayat dediğin. Nereyi aydınlatmak istediğine iyi karar vermek lazım bu yolculukta. Yoksa ne kendine hayrın olur ne etrafına."

"Gitmesini en iyi bilendir vapur."

On ikinci öykü İstek Şarkı. Geceleri radyoda klasik müzik ile ilgili program yapan birisine gelen mail ile yaşadıklarını okuyoruz.

"Biliyordu, tek bir kalbe bile dokunursa gerisi kolaydı, gerisi ondan sonra hep kolaydı."

On üçüncü öykü Asmalımecit 74. İstiklal Caddesi'ndeki bir restoranda şef olarak çalışan bir kadının işe giderken yaşadıklarını okuyacağız.




You Might Also Like

6 yorum

  1. İnsan kaybettikce büyüyor , insan acı çektikçe olgunlasiyor ,insan sabrettikce özünü buluyor.. çok güzel bir söz ....suanki ruh halime dokundu resmen ..

    YanıtlaSil
  2. Kitaptan kesitler çok hoşuma gitti. Emeğine sağlık 😊

    YanıtlaSil
  3. Kitap güzelde kapağı neden böyle ya h :) Fotoğraf çekiminde Shop gibi duruyor. :)

    YanıtlaSil