Fuat Sevimay Gör Bağır

22:34:00

Öykülerin içerisindeki yaşamlar, yazarın usta kalemi ile birleştiğinde ortaya edebiyat şöleni çıkmış. Öykülerin her birisinde yer alan yaşanmışlık kokusu burnunuzun direğini sızlatacak. Öyküleri okurken görüp de söylenmeyenleri ya da duyup da görmemezliğe gelinenleri yeniden fark edeceksiniz. Bu sefer yazar bilinen ancak bilinmemezliğe gelinenleri ortaya sermiş öykülerinde.

"Kelimeler ne tuhaf değil mi. Kelimenin yarısını atıyorsunuz ve karşınıza başka bir şey çıkıyor. Sonuna çoğul eki koyduğunuzda başka bir şey algılıyorsunuz. Size bir şeyi çağrıştıran kelime, bir başkasına bambaşka şey anımsatabiliyor. Çok acayip kelimeler, çok."

Yazar, kendine has diliyle kaleme aldığı dokuz öyküyü insan ve toplum üzerine inşa etmiş. Özellikle bir toplumun birey üzerindeki etkisini anlattığı öyküleri okurken kendimi öyküyü izleyen bir seyirci gibi hissettim. Tarihsel olaylar ile nakış gibi işlenen öyküler ile insan olmanın önemini keşfediyorsunuz. İnsanların duyguları olduğunu yaşanılanların bireyin hayatına doğrudan etkisine şahit olacağınız ince düşünülmüş öyküler...

Bazı öykülerde toplumun yönetiliş şekline de dem vuruluyor. Yönetimi eleştirirken bireyin suskunluğuna da ses çıkarmak istiyor. Bu öyküleri okurken aklıma Nazım Hikmet'in,

"Ben yanmasam
Sen yanmasan
Biz yanmasak
Nasıl çıkar karanlıklar aydığınlığa" dizeleri geldi. Görülmesi gerekenler görülmeli ve yapılması gerekenler eylemler gerçekleştirilmelidir. Çıkarılması gereken gürültüler var.

Yazarın dili sayesinde sayfaları neler olacak diye çevirerek kitabı okuyacaksınız. Yazardan okuduğum ilk kitap ve kelimelerle dans etmeyi sevdiğini yazdığı cümlelerden anlayabiliyorsunuz.

"İnsan öyle böyle kendini ifade etmek istiyor."

Yazarın karakter seçimlerini de çok beğendim. Anlatmak istediği düşünceye uygun olan karakterleri ve etrafında yaşananları da harmanlayarak öykülerini oluşturmuş. Bazı öykülerde daha ilk cümleden öykünün içerisinde yer alıyor, sonunda ne olacak diye merakla sayfaları çeviriyorsunuz. Yazarın edebiyat ile nefes aldığını her öyküyü okuduğunuzda hissediyorsunuz.

Eğer öykü türünde kitaplar okumaktan hoşlanıyorsanız bu kitaba mutlaka bir şans vermelisiniz.

"Bir kitapçıya atıyorum kendimi. Ah o koku. İyi gelecektir elbette."



You Might Also Like

0 yorum