Lev Tolstoy İvan Ilyiç'in Ölümü
20:31:00Tolstoy bu eserinde yaşam ve ölümü en keskin hatlarıyla okuyucuya sunuyor. Ölümün aslında yaşamın içerisinde yer aldığını ancak insanların ölümü sadece başına geldiğinde hatırladığına dem vuruyor kitap.
İvan Ilyiç'in hayatı kimisine göre çok güzel kimisine göre ise daha iyi hayatların var olduğunu gösteren cinsten. Onun yaşamını ve ölümünü okurken, "Çok uzaklarda görünen hastalık, acı ve ölüm insanların dibinde yer alıyor. Ortaya çıkması ise her an olabilir." düşünceleri sarıyor beyninizi.
Görevlerini ve sorumluluklarının bilincinde bir yargıç İvan İlyiç, ancak ölümün ayak izlerini hissettiğinde yaşamını da düşünmeye başlıyor. Bana göre kitabın can alıcı noktası da İvan Ilyiç'in bazı şeylerin farkına vardığı o anlar oldu.
Tolstoy kitabında herkes gibi olmanın ve yaşamanın ne kadar doğru (!) olduğuna da okuyucunun zihninde düşünmesini istemiş. Kitabı okurken kendi hayatınızdan birçok kesitin karşınıza çıkacağını ve onları irdeleyeceğinizi düşünüyorum. Yazarın da amacının da insan psikolojisinin gizli köşelerini okuyucuya göstererek bu derinliklerde kaybolmasını istiyor.
İvan İlyiç'e göre güzel giden hayatını etkileyen hastalığın -ruhsal ve fiziksel olarak- çevresini ve kendisini nasıl etkilediğine şahit oluyoruz. Başka yollar arama, denenen yolların işe yaramaması, isyan, kabullenmeme, umudun kaybolması, öfke ve en sonunda bilindik kabullenme... Her bir durumun karakter üzerindeki etkisini okurken bir seyirci edasıyla onu izleyeceksiniz. Bu izleme esnasında da kendi yaşamınızın ayak sesleri sizi takip edecek.
"Kendi kendine, "Hepsi bu," dedi, "insan doğaya yardım etmeli, hepsi bu!"
Uzakta gibi görünen ölümün yaşam devam ederken -her an- insan hayatı içerisinde yer aldığını kanıtlıyor bu kitap. Özellikle insan psikolojisine meraklıysanız bu kitabı severek okuyacağınızı düşünüyorum.
Kısa gibi gözüken ancak sizi etkileyen bir eser İvan Iliç'in Ölümü. Tolstoy'un psikolojik ve toplumsal analizlerinin harmanlandığı bu kitapta okuyucu kendisinden bir iz bulacak.
0 yorum