Jennifer E. Smith The Statistical Probability of Love at First Sight (İlk Bakışta Aşk'ın İstatistiksel Olasılığı)
21:13:00Hadley, havalanına dört dakika önce gelseydi ve uçağına binseydi Oliver ile tanışamayacaktı. Belki de o ilk bakışın istatiksel anlamını bilmeden babasının düğüne gidecekti. Fakat hayat, insanlar için kötü bir olayın arkasındaki güzellikleri bakış açısını değiştirenlere gösterir.
Babasının düğünü için Londra'ya giden uçağını sadece dört dakika sonra geldiği için kaçıran Hadley, bir sonraki uçağı beklerken hayatın karşısına çıkaracağı tesadüfü ve bu tesadüften sonra yaşanacak yirmi dört saati anlatıyor eser ana hatları ile. Fakat derinliklerde, on yedi yaşındaki Hadley'in babasının evi terk ettikten sonraki ruh halini, babasının onlarla Amerika'dayken geçirdiği bazı günlerden kesitler, ön yargıları, aile bağlarını, Oliver'in ruhsal durumu, ilk bakışta aşkı ve bir kişinin sizi anlamasının önemine de dem vurulmaktadır. Bazen yıllardır bilinen bir kişi ile yapılan sohbetin kalitesi, yeni tanışılan birisi ile yapılan sohbete göre daha azdır. İşte Hadley ve Oliver bu dört dakikalık geç gelişin sonucu olarak birbirleriyle tanıştılar.
"Is it better to have had a good thing and lost it, or never to have had it?" (İyi bir şeye sahip olup onu kaybetmek mi yoksa ona hiç sahip olmamak mı daha iyi?)
Kitabı okumadan önce filmini izlemiştim, film ile kitap arasında yaşanan bazı olaylarda farklılıklar mevcut. Ancak şunu söylemem gerekirse ben filmi daha çok beğendim. Kitabı İngilizce okusam da sanki filmin atmosferinde konunun daha iyi aktarıldığını düşünüyorum. Bu yüzden tavsiyem eğer kitabı okuyacaksanız beklentiyi düşürerek okumanız olur. Özellikle ilk görüşte aşk gibi temalar hoşunuza gidiyorsa kitabı sevebilirsiniz.
Eser aynı zamanda Artemis Yayınları tarafından Türkçe'ye İlk Bakışta Aşk'ın İstatistiksel Olasılığı ismi ile çevrilmiş. Sade ve yalın bir dil ile yazıldığından İngilizcenizi geliştirmek isterseniz eseri inceleyebilirsiniz. (B1-B2 seviyesi arası)
"You know what they say. Dad said. "If you love something, set it free."
"What if he doesn't come back?"
"Some thing do, some things don't," he said.." ("Ne dediklerini bilirsin. dedi baba. "Eğer bir şeyi seviyorsan onu özgür bırak."
"Ya geri dönmezse?"
"Bazı şeyler geri döner, bazıları dönmez," dedi.")
Kader ve tesadüf temasında eserler okumak hoşlanıyorsanız akıcı ve ince bir eser olmasından dolayı kolaylıkla okuyabileceğiniz bir kitap olduğunu düşünüyorum.
0 yorum