Sevda Ceren Mutlu Perihan
19:08:00
İstanbul, bütün ihtişamı ile selam verirken Beyoğlu'nun ara sokaklarında yankılanan sesleri sadece isteyenler duyabilir. Her bir duvarın altındaki geçmiş ve şimdinin fısıltıları yakınlaştıkça artarken, insanın bilinen ama kendisinden bile sakladıklarını sıvalarının arasından gösteriyor görmeyi arzu edenlere.
Bir duvar olmaktan çıkan Beyoğlu'nun ara sokağındaki Zarifi Apartmanı ise zamanın içerisinde kayboluyor içinde yaşayanlarla birlikte. Bakımsızlıktan çatlayan her bir duvarda o apartmana ayak basan herkesin izi mevcut, özellikle de Peri'nin...
"Dünyaya milyonlarca olasılıkla geliriz, her köşe başında bir tercih yapar ve ilerleriz. Dünya üzerinde en çaresiz, en edilgen hayatların içinde bile bu tercihler vardır. Tercihlerinin sonucunu kabul edenler, hayatlarının kontrolünü ellerine aldıklarından tıpkı bır film yönetmeni gibi kendi gözünden gördüğü dünyayı görmek istediği dünyaya çevirebilir. Mekân ve zaman ne büyük sınırlardır, ama o sorumluluk alabilen göz, zamanı ve mekânı arzuladığı şekilde düzenleyebilir. Kendi hayatının hem yönetmeni hem de başrolü olmak; hem izleyeni hem de izleneni... Ne dersin? Sen hayatının neresindesin?"
Arayış, karşılamaşma veya tesadüf olarak adlandırabilecek bir buluşma Deniz ile Leyla'nınki. Ortaya çıkardığı tuvallerindeki resimler ile herkesi kendisine hayran eden, yürüdüğü yollarda dikkatleri üzerine çeken Leyla'yı ilk kez bir sergisinde görmüştü Deniz. Bu görüşün hafızasında yer etmesi ile Leyla'ya yirmi iki yıl sonra izini bulduğunda onunla buluşmak için Zarifi Apartmanı'nın yolunu tutmuştu. Herkesten uzakta kimseyle iletişim kurmadan bu apartmanın çatı katında yaşaması Deniz için şaşırtıcı olsa da merakına yenik düşerek adımını atmıştı Zarifi Apartmanı'na.
Leyla ile buluşmak için gittiği Zarifi Apartmanı'na, o apartmanda yaşamış Peri'nin yazdığı kağıtların bulunması ile Deniz için birçok bilinmezliğin anahtarını açmak vakti gelmiştir.
Leyla'nın Deniz'e verdiği kağıtlarda Peri'nin geçmişi ve şimdisi iç içe olsa da ikili yaşamının en gizli kanıtıydı. Her bir kağıtta Peri'yi tanıyan Deniz için Zarifi Apartmanı yaşayan bir binayken Deniz'in kendi içindeki pişmanlıkları ve geçmişi de kağıtların arasından bir yol olup uzanacaktı.
"Hayatın anlatıldığı gibi yaşanan bir masal olduğunu düşünüyorum. Dev bir kurgunun içinde birbirine bağlanan minik ve büyük masallarla, bağlantı noktalarındaki küçük tesadüflerle ilerliyor. Sonra bir bakmışız ki dinlediklerimiz, sonra da anlattıklarımız hayatın ta kendisi oluvermiş."
Geçmişin ve şimdinin iç içe geçtiği bu romandaki her bir karakterin hikayesi -özellikle de Peri'nin- incelikle nakış nakış işlenmiş yazar tarafından. Yapılan seçimlerin veya tesadüflerin bir zincir gibi birçok kişinin hayatını iç içe geçirmesini Zarifi Apartmanı üzerinden ustalıkla göstermiş kendisine has kalemi ile. Merakın hiç sönmediği bu eserde sadece Peri'nin ve o apartmana ayak basanların hikayesi değil insanlığın hikayesi de anlatılmış. Görmek ve bakmak unsuruna "harekete geçme" eyleminin derinliğini Peri'nin kendi kurduğu ikili yaşamında tanık olurken hayat olarak anılan 'dünyada vakit geçirilen günlerin' sadece bir gün olmadığına işaret etmiş yazar bu romanında.
Eğer geçmiş ve şimdinin iç içe ve merak unsurunun ön planda olduğu eserlerden hoşlanıyorsanız bu kitaba mutlaka bir şans vermelisiniz.
0 yorum