Yevgeni Zamyatin Biz
20:57:00Birçok distopya türünde yazılmış esere ilham kaynağı olan "Distopya'nın Babası" olarak bilinen Biz eseri, 1921 yılında kaleme alınsa da Rusya'da 1988 yılında basılmıştır. Anavatanına tam 77 yıl sonra ayak basabilmiştir bu eser. Hem Çarlık Rusya'da hem de Sovyetler Birliği'nde birçok baskıya ve sansüre maruz kalan yazarın, cevap niteliğindeki distopyasıdır Biz.
Birlik olmak eylemi üzerinde yoğunlaşarak geleceğin griliğindeki Tek Devleti'ne doğru sürüklenirken anavatanında 77 yıl sonra basılmasının etkenlerine de şahit olacağız. Doğruluk, kurallar ve mantığın kime veya neye göre gerçek olduğuna devlet tarafından önceden karar verilmiş Tek Devleti için en önemlisi, insanların birlik içinde mutluca yaşamalarıdır. Devlet her bir kişinin düşünmesi gereken işleri onların yerine çoktan düşünmüş ve planlamıştır. Çünkü birlik olmak budur. Gelecekteki makinelerin sesi insanların konuşmasından daha iyidir.
Velinimet'in gri ellerinin her zaman Tek Devlet vatandaşlarının üzerinde olduğu bu gelecek kolay inşa edilmedi. Verilmesi gereken uzun bir savaşın galibiyeti ile sarsılmaz devletin etrafına duvarlar dikildi. Korunaklı bu devletin makinelerinin sesleri olduğundan daha çok çıkmalıdır.
Tek Devlet'in makinelerinin gücünü başka gezegenlere duyuracak uzay aracı tasarlanmalıdır. Bu müjdeyi haykıracak uzay aracının ismi ise İntegral'dir. Matematiğin hüküm sürdüğü bu devleti en iyi şekilde tanıtacak İntegral'in baş mühendisi D-503, diğer gezegendeki ilkel okuyucularına devletini anlatmaya karar verir. Masasının başına çoktan geçip günlüğü yazmaya başlamıştır.
Biz olma duygusunun hüküm sürdüğü bu devlette, özgür olmak bir suçtur. Çünkü özgür olmak demek birey olmak demektir. Aynı zamanda eski çağda yaşayan insanlar onlara göre ilkel ve cahildi, çünkü onlar gibi mutlu ve refah içinde yaşamayı becerememişlerdir.
Peki ilkel olarak tanımlananlar Tek Devlet'te yaşayanların türevleri değil midir? Türev ve Integral matematikte birbirinin tersi ise aralarında güçlü bir ilişki yok mudur?
"İnci çiçeğinin kokusu güzeldir, banotunun kokusu ise iğrençtir; sonuçta ikisi de koku. Eski devletlerde de ispiyoncular vardı, bizde de var... evet, ispiyoncular. Ben sözcüklerden korkmam. Ama açık olan bir şey var, o da eski devletlerde ispiyoncular banotuydular, bizde ise inciçiçeği. Evet, evet, inciçiçeği."
Stalin'in yeni dünyasındaki tek devlet ve birlik olma anlayışına sert bir tokat niteliğindedir bu eser. Özellikle Stalin dönemindeki baskıları yazar, yarattığı Tek Devlet üzerinden okuyucuya göstermek istemiş. Bunu D-503'ü birey ve toplum ikilemine sokarak bildiği doğrular üzerinden hedef alarak aktarıyor.
Kusursuz olarak bildiği her denklemde ruh denen mikroplu hastalığın oluşmasıyla yerle bir oluyordu D-503. Hastalığından kurtulmak isterken bazı gerçekler de gün yüzüne çıkıyordu. Zamyatin bu hastalık ve sağlıklı durumu üzerinden gerçek hastalığın ne olduğunu D-503'ün günlüğünün sayfalarına çeliğin ağırlığı ile ekliyor.
Distopya türünde eserler okumaktan hoşlanıyorsanız bu esere mutlaka bir şans vermelisiniz.
0 yorum