Ayhan Koç Kara Havadisler Kervanı
22:15:00Öykülerin büyüsü ile sayfaları merakla çevirdiğim bir eser oldu Kara Havadisler Kervanı. Sıradan yaşmaları konu alıyor gibi görünse de her öykünü içerisinde derin bir gizlilik saklı.
Öykülerin çoğu günlük bir yaşamı anlatıyor izlemi uyandırırken, yazılmış bir cümle ile olaylar hareketlenmeye başlıyor. Bu hareketlenme ile sonunu merak ederek sayfalar akıp gidiyor. Roman türünün ince tınısını da hissettim ben. Daha sonra araştırdığımda yazarın bir romanı olduğunu fark ettim. Romanın ihtişamını öykülerine de serpmek istemiş bana göre. Öykülerin damakta bıraktığı tat ile romanın büyülü merakının iç içe geçtiği nefis bir eser ortaya çıkmış böylece.
Öykülerin sonunda gerçek ile düş birbirleri ile iç içe oluyor. Bu iç içe olma durumu ile günlük yaşamının tozlu yerleri görünmeye başlıyor. İnsanlar gerçekten anlattığı gibi mi, yoksa göründüklerinden farklı mı?
"Hayat, sabahı gelmez bin kapılı meyhanedir; kah gam kah kam içilir orada, sarhoşluğumuz bakidir."
Yazarın dilini çok beğendim. Öykünün içerisine doğru sürükleyen ve öyküyü canlandıran bir üsluba sahip. Aslında hiç var olmayan kişiler, yanlış zamanda doğduğunu düşünenler, kendi hayatını istediği şekilde tasarlamak isteyenler, kayıp Tanrı ve büyülü denizkızlarından, kendini farklı biri gibi tanıtan kişiler ve daha nicesi...
Yazarın hayal ve gerçekliği ustaca nakış gibi işlediği öyküler ile okuyucuya doyulmaz bir keyif sunuyor. Kitabın içerisinde yer alan "Sarı Pançolu Kız" ile öykü karakteri gerçek hayata karışıyor. Aslında hayatın izlerinin öykülerinin içerisinde yer aldığını belirten yazar, kendi anısını da hüzünlü bir tebessümle sunuyor.
Okurken keyif aldığım, öykülerin içerisinde yolculuk ettiğim mükemmel bir eserdi. Özellikle yazarın anlatımı ile bazı konuları yeniden düşünmek ve kurcalamak hoşuma gitti. Öykü türünde eserlerden hoşlanıyorsanız bu kitabı seveceğinizi düşünüyorum.
0 yorum