Prag, masalsı büyüsü ile sizi alıp götürüyor. Zaten şehrin diğer adı masal kenti olarak bilinir. İkinci Dünya Savaş'ından neredeyse hiç yara almadan kurtulan bu güzel şehir geçmişin büyüsü ile sizi çağırıyor.

Gelelim benim gezdiğim yerlere:

1.Gün:

Viyana'dan Prag'a trenle gittiğimiz için şehrin merkezinde bulunan tren istasyonundan otelimize geldik. Akşam saatlerinde geldiğimiz için otelimizin yakınında bulunan tarihi yerleri gezdik. İlk gördüğümüz yer Ulusal Müze. Ulusal Müze, Prag‘ın Vaclav Meydanı’na hakim bir konumda bulunan müzedir. Müze, 1890 yılında yapılmıştır. Neo Rönesans mimari etkileri kullanılarak yapılan bina Josef Schulz tarafından tasarlanmıştır. Müzenin girişindeki rampa kısmın etrafı alegorik figürlerle süslüdür.

Oradan da Wenceslas Meydanı ya da bilinen diğer adı ile Vaclav Meydanına gittik. Çek tarihinde birçok önemli olaya şahitlik eden meydandır. Bu olaylardan en bilineni 1969 yılında öğrenci Jan Palach’in kendini burada yakması ve 1989 yılında polis şiddetine tepki olarak çıkan olayların Kadife Devrim ve komünizmin yıkılmasına neden olmasıdır.

 Kurulduğu dönemde at pazarı olarak kullanılan meydan, günümüzde otel, restoran, kafe ve kulüplere ev sahipliği yapmaktadır. Meydanda bulunan görkemli Aziz Vaclavlı at heykeli 1912 yılında dikilmiştir. Josef Myslbek tarafından yapılan bronz heykelin kaidesinde Çek azizlerini tasvir eden küçük heykelcikler vardır. Bu ünlü heykelin yanındaki anıt ise eski rejim kurbanları için yapılmıştır.

2.Gün:

Kahvaltıdan sonra Eski Şehir'e doğru yolculuk yaptık. Prag Eski Şehir Meydanı, 1.7 hektarlık bir alanı kaplayan Prag‘ın eski merkezi ve en hareketli noktası. Meydan, Celetna’dan Staromestske Namesti arasında yer alır. Gotik, Rönesans, barok, neoklasik birçok eserin bulunduğu bu meydan gezilip görülecek yerlerin yanı sıra gece gündüz bitmeyen insan trafiği ve çeşitli gösteriler ile turistlerin uğrak noktalarındandır.

Eski şehir Meydanında karşınıza çıkacak bir sürü tarihi bina var. İlki Astronomik Saat ve Eski Belediye Sarayı, şehrin en ünlü simge yapılarından. Her saat başında Astronomik Saat üzerinde gerçekleşen animasyon turistlerin oldukça ilgilisini çekiyor. Astronomik Saat’in de üzerinde yer aldığı Eski Belediye Sarayı ise muhteşem bir Prag manzarasına sahip seyir bölümü ile ünlü. Kuleye çıkarak Prag’in eşsiz manzarasını seyredebilirsiniz. Güneş saati, ay saati, Josef Manes takvimi, havariler, melek ve bilimler, kibir, açgözlülük, ölüm ve şehvet, horoz, saatlik gösteriler, Hanus usta ve kadran saatin en önemli kısımlarıdır. Astronomik Saat’te her saat başı çanlar çalar, dans figürleri gösteriler yapar. Bu yüzden saat başlarında bölge turistlerin akınına uğrar.

Aziz Niklaus Kilisesi, Prag’da yer alan iki barok Niklaus Kilisesi’nden biridir. Kilian Ignaz Dientzenhofer’in eseri olan bu kilise Mala Strana’da bulunan aynı isimdeki kilise tamamlanmadan iki sene önce bitirilmiştir. 12. yüzyıldan beri burada bulunan Aziz Niklaus, 1620 yılında Benedik Manastırı’nın bir parçası olmuştur. Günümüzde gördüğümüz yapı ise 1735 yılında yapılmıştır. Yapının ön cephesindeki beyaz heykeller görülmeye değerdir. Kilise, düzenli olarak verilen konserler ile tanınmaktadır.

Jan Hus Antıı, Prag Eski Şehir Meydanı’nın ortasında yer alıyor. Jan Hus kilisenin köklü değişiklikler geçirmesini savunduğu için 1415 yılında bu meydanda kazıkta yakılmıştır. Jan Hus için yapılan bu anıtın alt kısmında “Gerçek er ya da geç ortaya çıkacaktır.” yazmaktadır. Dinsel reformcu ve Çek kahramanı Jan Hus adına yapılan bu eser, Hus’un ölümünün 500. yılında 1915’te açılmıştır. Anıtta Protestanlar ve ulusal uyanışın simgesi genç bir anne figürü bulunmaktadır. Hus figürü ise inançlarından vazgeçmektense ölmeyi tercih etmeyi temsil eder.

Şehri turlamak için şehir otobüslerine bindik. Orada da bir sürü güzel bina ve tarihi yapıları gördük. 

Dans Eden Ev, Prag’da yer alan ve farklı mimarisi ile tanınan bir binadır. 1997 yılında Vlado Milunic ve Frank Gehry tarafından inşa edilen bina, “Fred ve Ginger” adıyla da bilinmektedir. Evin inşası fikri Vlado Milunic tarafından 1980’lerde ortaya atılmıştır. Vlata Nehri kenarında Rönesans eserlerinin ortasında böylesine modern bir yapının inşa edilmesi fikri hemen uygulamaya konulamamıştır.

Kültür merkezi olması planlanan bu yapının inşası için finansal kaynak ancak Kadife Devrimi’nden sonra bulunmuştur. İki tane dans eden insan figürü şeklinde olan binanın adı ünlü dans çifti “Fred ve Ginger” adı verilmek istense de şehrin havasına uyumlu olmayacağı düşünülerek vazgeçilmiştir. Yeni barok mimarisi ile yapılan Dans Eden Ev, Prag’ın sembollerinden biridir. Dört yılda yapılan bu binada günümüzde Celeste Restoran, La Perle de Prague ve seçkin firmaların ofisleri bulunmaktadır. Restoran dışındaki kısımları halka açık değildir.

9. yüzyılda Prag’a hakim bir tepede yapılan Prag Kalesi, şehrin en önemli gezi noktalarından biridir.Premysl hanedanın kalesi olan Prag Kalesi, sonrasında Roma Germen İmparatorluğu’nun merkezi olarak kullanılmıştır. Günümüzde Cumhurbaşkanlığı Ofisi olarak kullanılan kalenin birçok kısmı 16. yüzyılda yenileme çalışmaları sonucunda yapılmıştır. 

3.Gün:

 Prag'ın en önemli merkezi olan Charles Köprüsü'ne gittik. Karl Köprüsü (Charles Köprüsü), 1357 yılında Prag’da inşa edilen şehrin en ünlü köprüsüdür. Köprü, Prag Kalesi ve Mala Strana ile Stare Mesto’yu birbirine bağlar. Judith Köprüsü yerine inşa edilen bu köprü, 516 metre uzunluğunda 13 metre yüksekliğindedir. Vltava Nehri üzerinde bulunan Charles, büyük seller yaşasa da ayakta kalmıştır ve yüzyıllarca yaya yolu olarak kullanılmıştır.

Köprü mimari olarak tek başına bir yapıt olmasının yanı sıra üzerinde bulunan 30 kadar heykelle de dikkat çeker. Bu heykellerin hepsi replikadır ve orijinalleri Ulusal Galeri Lapidarium’da bulunmaktadır. Bu heykellerin en ünlüsü Bohemyalı Aziz Jan of Nepomuk’dur ve azizin, kralın kendisini aldatan karısının günahlarını itiraf etmeyi reddettiği için şehit edildiği düşünülür. Bu heykellerin en yenisi ise Cyrill ve Methodius’dur ve Hıristiyan misyonerler betimlenmektedir.

Umarım benim gibi siz de Prag'ı sevmişsinizdir. Bir daha gitmek istediğim şehirlerden biridir. Listenize eklersiniz umarım. Şimdiden keyifli geziler.