Suat Derviş Şoför Mustafa

21:59:00


Suat Derviş gözlem gücünü harmanlayarak kaleme aldığı Şoför Mustafa ile 1960'lı yılların Türkiye'sine doğru okuyucuyu keşfe çıkarıyor. 
Mustafa yıllardır şoförlük mesleği ile ailesini geçindirmek için sabahtan garajını yolunu tutar, gün boyunca birçok müşterinin kahrını çeker, akşam evine geldiğinde ise karşılaştığı manzara mutsuz eşi ve iki çocuğudur. Yaşanan yürek parçalayıcı bir olayın suçunu eşi Munise'yi yüklemek onun için en basit şeydi. Yıllar boyunca eşine sırt çevirmiş ve öfkesi azalmak yerine günden güne çoğalmıştır. Severek evlenseler bile evleri ikisine de dar gelmeye başlamıştır. Bu ortamda büyüyen iki çocuğun karnının doyması Mustafa için yeterliydi.

Ekmek teknesi olan arabası gün geçtikçe tekleyip herhangi bir bölgesi de eskisi gibi çalışmamaya başlıyor. Tamir parası, evin geçimi ve Zerrin onun düşüncelerinin ana ekseni. Zerrin, seks işçisi, özellikle şoförlere karşı olan ilgisi herkes tarafından biliniyor. Herkes tarafından konuşulan bir vukuat ise yakın bir geçmişte yaşanan iki şoförün Zerrin için birbirlerine girmesi. Bu olayın sonunda birisi mezara; diğeri ise kodese...

Mustafa için Zerrin'in varlığı ona kardeşi Melek'i hatırlatıyor. Melek de bir seks işçisi, Mustafa bu utançtan dolayı başı hep aşağıda kimseye bakamadan yürümek zorundadır. Bu utancı kendisine yaşattığı için Melek'ten nefret eder. Herkesin Melek'i tanıdığını düşünür, hele şoför arkadaşları Melek'i gördüklerini söylediğinde yer yarılıp yerin dibine girmek ister.
Zerrin'in ona karşı olan ilgisi ise onun için bir ıstırap. Kendi duygularını tartmak istediğinde hep çıkmaz sokak beliriyor karşısında. 

"'Gönüllerin yazı da olur, kışı da,' demişler." 

Suat Derviş, Şoför Mustafa'nın çevresinde gelişen olayları Türk filmi tadında işlemiş romanında. Özellikle o dönemin toplumsal ve bireysel öğelerini incelikle göstererek okuyucuya sunmuş. Birisini dinlemeden yargılamayı, sevgisizliği ve kalıplaşmış yargıları ortaya sermiş. Özellikle Melek'in hikayesinin derinlemesine işlenmesi romanın ana hatlarını oluşturuyor bana göre. 
Bir kadının kaçış yolu ararken kendisini bulduğu yerin bir genelev olmasını tüm çıplaklığı ile aktarıyor. O dönemin aile yapısını gözler önüne sererek bazı gerçekleri su yüzüne çıkarıyor yazar. Akıcı kalemi ile sayfaların nasıl aktığını bilmeden okuyacaksınız Şoför Mustafa'yı. 

Eğer bu türde eserler okumaktan hoşlanıyorsanız bu kitaba mutlaka bir şans vermenizi öneririm.

You Might Also Like

0 yorum