Lamia Berrada Berca Kant ve Kırmızı Elbise
20:17:00Genç bir kadın kırmızı bir elbiseyi arzu edebilir mi? Bu kan kırmızısı olan elbiseyi arzu etmesi günah mıydı? İlk başta kendisine öğretilenlerden dolayı bu arzusunu unutmak istese de elbise onu çoktan çağırıyordu.
Kuzey Afrika ülkelerinden birisinden eşi ve küçük kızıyla Paris'e göç eden Aminata'nın kendisini sorgulamasının hikayesi bu. Ona aşılanan ve gösterilen kadının, gerçekte nasıl olduğunu keşfetmesi diyebilirim. Kırmızı elbiseyi düşündüğü bu zamanlarda komşusunun paspasında Kant'ın bir eserini bulur. Kitap ona seslenmeye başladığında dilini bilmediği bu kitabı merak ediyor ve Kant'ın deyimi ile aklını kullanma cesareti göstermeye başlıyor.
Küçük kızına bu kitabı kendisine okumasını söylediğinde hayatındaki bazı şeylerin farkına varacaktır. Kant'ın deyimi ile aydınlanacaktır.
"Dünyayı tamamen açık gözlerle yaşayabilme şansını elde ettiğinde bir kimseyi ne korkutabilirdi ki?"
Kocası ona bu kente mutlu olacağını söylemişti. Peki o kendisine dayatılanlardan dolayı mutlu muydu? İşte içsel sorgulamananın kendisini yavaştan belli ederek genç kadının hayatına etkisini yazar kendi diliyle okuyucuya sunuyor.
Yazarın dili sizi alıp Aminata'nın yanına ışınlıyor. Onunla birlikte kırmızı elbiseyi vitrinde görüyorsunuz, onunla paspasın altındaki kitabı alıp saklıyorsunuz. Saklaması gerektiğini çünkü bu kitabı kocasının görmemesi ona öğretilmiş. Kızına gizlice okutmaydı bu kitabı, içindekileri bilmek istiyordu.
Aynı zamanda sessiz evliliğini de izliyorsunuz. Bu sessiz evlilik Aminata'ya öğretilenler dışında bir şey yaptığında o bilinen gürültüye dönüşüyor.
Bir kadının zincilerini çözmeyi öğrenmesinin hikayesi bu. Mutlaka herkesin okuması gerektiğini düşündüğüm bir eser.
0 yorum